8 Ocak 2011 Cumartesi

Çözüm Ne?

Son günlerde yaşanan tutukluluk süresi ve tahliyeler ülkemizde hukuk sorununu 1 numaralı gündem maddesine yükseltti. Sorunun çözümü için öncelikle kendi hukuğunu oluşturmaya çalışan değil, hukuğa saygılı bir yönetime kavuşmamız gerekir.

Çözümle ilgili bazı önerilerimi sıralamak isterim.

Yargı aşamasının hızlı ve sağlıklı olması için adli kolluk oluşturulmalıdır. Ayrıca deliller tam olarak toplanmadan dava aşamasına geçilmemelidir. Neyle doldurulduğu belirsiz, çuvallarca belge ile dava dosyası açmak modası bitmelidir.

Adli Tıp yerine üniversitelerin ilgili bölümlerini de yargı bilirkişi seçebilmeli ve adli inceleme süreci son derece hızlı ve adil hale getirilmelidir. Burada tam hakim olan iktidar nedense adli tıpdaki gecikmeden bahsetmiyor bile.

Öncelikle yargıtaya gitmek davalı ve davacılar için her seferinde başvurulabilecek kadar kolay olmaktan çıkarılmalıdır. Yüksek yargıya gitmek bir çok ülkede hiç de ucuz bir süreç değildir.

Bölgesel mahkemelerin oluşması elbette yığılmaları azaltacaktır. Ama her durumda yüksek yargı davayı sadece dosya üzerinde inceleyip karar vermelidir.

Mevcut dosyalar ivedlikle elektronik ortama aktarılmalı, kağıt dosya sadece ilgili mahkemede arşivlenmeli, dosyanın elektronik ortma aktarılan hali yargıtay ve bölge idare hakimlerince incelenmelidir. Bu hem süreci hızlandırır hem de bu işlem (binlerce dosyanın elektronik ortma hızla aktarılması) geçici olarak işsiz olan binlerce kişiye iş sahası açabilir.

Hiç bir durumda tutukluluk süresi 2 yılı geçmemeli ve davaların en geç 2 yılda sonlanması amaçlanmalıdır.

1 yorum:

İçimden Geldiği Gibi dedi ki...

Dosyaların elektronik ortama aktarılması ve işsiz gençlere geçicide olsa iş sahası açılması konusuna katılıyorum.Akılcı bir çözüm.